Bu Pahalılığın ve Fahiş Fiyatların Sorumlusu Restoranlar mı!?
Yakın zamanda tanık olduğum ve kendimce değerlendirmek istediğim bir konuya dair yazı yazacağım bugün. Konunun bizleri; yani hizmet sektöründe çalışanları daha da çok ilgilendirdiğini düşünmekteyim. Dünden bugüne gitgide artan ekonomik kriz, tabi ki yaşam alanlarımıza, özel hayatlarımıza, iş hayatımıza; kısacası hayatımızın tümüne etki etmekte. Her gün gözümüzü yeni bir zam haberi ile açıyoruz. Marketten aldığımız bir ürün iki saat sonra yeni bir zam ile tüketiciye tekrar sunuluyor.
Açıyı biraz daha genişlettiğimizde ürün alımını günlük yüklü şekilde yapıyorsak, yapılan zamlar gözümüzde biraz daha belirgin hale geliyor. O ki; tedarikçiler haftalık fiyat listesi güncellerken artık günlük olarak günceller hale geldi. Et fiyatları ise saatlik bile değişir hale geldi. Evlerimizde dahi bu durum oldukça rahatsız edici bir hal almışken, günlük onlarca kilo gıda işleyen ve misafirlere
sunan işletmeler bu durum karşısında ne yapabilir peki!?
Fikrimce bir işletme ya sürümden para kazanabilir ya da az ve pahalı tabaklar çıkararak para kazanabilir. Aksi gerçekten şu an zor ayakta kalıyor. Yalnız şu konuya da değinmek gerekir ki iş sadece gıda ürünlerini satın almakla da bitmiyor. Küçük bir işletmeden dahi bahsedecek olursak mevsimsel hammadde tedariği, personel giderleri, kira bedeli, temizlik giderleri, vergiler, elektrik, su vb. diye uzayan liste çıkıyor karışımıza. Ayakta durabilmek ve ahlaklı hizmet vermek isteyen işletmeler her gün artan fiyatlar karışında ne yapabilir? Bir yılda maksimum menüye iki kez zam yapabileceğini varsayarsak yapılan zam alım gücü karşısında ne yazıkki hızlıca eriyor.
Şimdi biraz iş ahlakından, dürüst üreticiden ve ayakta durmaya çalışan işletmelerden bahsetmiş oldum. Bu duruma diğer bir pencereden bakacak olursak günümüzde ne yazık ki önüne geçmekte zorlandığımız diğer bir konu olan popülarite çıkıyor karşımıza.
Bir yere gidiyoruz hizmetinden, yemeklerin lezzetinden ve misafirperverliğinden memnun ayrılıyoruz. Tüketici olarak mutluyuz. Verdiğimiz paranın karışılığını güzel bir şekilde aldığımızı düşünüyoruz. Günler geçiyor bizim için güzel olan mekanlar günden güne ünleniyor, tavsiye ediliyor ve popüler bir yer haline geliyor. Arz talep ilişkisinden kaynaklı menü fıyatları hızlıca iki katına çıkıyor, hizmet özensizleşmeye başlıyor. Bu sizce doğru bir yaklaşım mı? Fikrimce hiç doğru bir yaklaşım değil. Ne yazık ki böyle işletmeler bir dönem patlama yaşasa da yavaş yavaş gerilemeye başlıyor.
Diğer yandan bulunduğu konum sebebiyle inanılmaz pahalı sunulan hizmet çıkıyor karşımıza. Ve şöyle de bir şeye tanık oluyoruz ki aynı lokasyonda bulunan işletmeler fiyatlandırma konusunda halkın gerçeğini unutmuş, sadece birbirleriyle yarışır hale gelmişler. Ülkemizde tatil bölgelerine baktığımızda dudak uçuklatan fiyatlarla karşı karşıya kalıyoruz ama biliyoruz ki aldığımız hizmetin karşılığı bu olmamalı. İşte burada bir tuhaflık var. Fikrimce bu algı kırıldığında tüketiciler biraz daha rahat nefes alabilecek.
Çevremize baktığımız zaman sınıfsal yemek yeme alışkanlıklarıyla karşılaşıyoruz. İlk olarak yemeği sadece doymak için yiyen sınıf, ikinci olarak hem ruhunu hem karnını doyurmak isteyen sınıf. Üçüncü sınıf ise asıl amaç olan beslenmeyi ikinci plana atan ve sadece tatmin olma duygusuyla yemek yiyen grup. Meseleye baktığımız zaman haftada bir kez dışarıda yemek yemek lüks mü? Şu şartlarda biraz lüks oldu. İşletmeci olduğumuzu varsayalım, biz kime hitap etmek istiyoruz? Biz hangi müşteri kitlesine hitap etmek istiyorsak ve hangi kesimden misafirlerimizi memnun etmek istiyorsak ona göre bir fiyatlandırma yapmalıyız.
Ne yazık ki güzel bir lokasyonda, şık bir ambiansa sahip ve düzgün bir servis hayal ediyorsak bunun karşılığı biraz pahalıya patlıyor. Bunun sebebi maalesef ki günden güne artan işletme giderleri. Ama bu şu demek değildir, bir tabak 20 katına satılamaz! Her şeyin bir ederi vardır. Dediğim gibi kime hitap ettiğimizi iyi seçmeliyiz. Sosyalleşebilmek için ayda sadece bir gün hakkı olan misafirlerinizi kaçırmamanızı öneririm. Ve her şeyden önce sorunun temeline inmenizi tavsiye ederim. Yediğimiz yemeğin ayda bir farklı fiyata sunulmasının tek suçlusu restoran sahipleri mi? değerlendirmesini sizlere bırakıyorum.
Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle sağlıcakla kalın.
Hazal Yılmaz