Her şey aslında defalarca önünden geçtiğim eski bir evin önünden tekrar geçerken başladı. Çocukluğumun anılarında bu ev, önündeki taş sahanlığı süpürüp yıkarken entarisinin önünü göğüsleri görünmesin diye bastıran ayakları çıplak güzel bir kadın ile canlanır. Bu güzel kadının özel öyküsüne ulaşana kadar Ordu'nun batı yakasında kalan ve doğu yakasına gönül olarak da coğrafya olarak da mesafeli olan ilçesi Ünye’nin şarabına dair bir bilgim yoktu. Eski evin gönül kırıklıkları ile dolu hüzünlü “özel” hikâyesinin peşinden giderken elime geçen ve Sami ÖNGÖR imzalı “Geçen Yılları Düşündükçe” adlı kitabın sayfaları arasında Ünye şarabının izine rastladım.


    Karadeniz bölgesinde Sinop, Artvin arasında yetişen siyah üzüm ya da kokulu üzüm diye bilinen üzümün literatürde orijinal  adı ”İsabella” üzümüdür. Rivayet Gürcistan civarıdan bu bölgeye yayıldığı yönündedir. İsabella üzümü ve yine bölgeye özgü “Hırtariş” üzümü ile Doğu Karadeniz bölgesinde bölgesinde 1930'lu yılların sonuna kadar şarap  üretildiğine dair çeşitli araştırmalara ulaşmak mümkün. Cumhuriyet döneminde bölgede yaşayan ve azınlıklarla ilişkilendirilen şarap üretiminin elbette öncesi de vardır. Esasen bu bölgenin bir çok yerinde şarap üretildiği bilinmektedir. Ancak Ünye de üretilen şarabın Fransa başta olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç edildiğine dair yazılı ve sözlü kaynaklara yerel tarih araştırmacıları tarafından ulaşılmıştır.

        Anadolu üzüm ve şarap ile anılan bir coğrafyadır. Hititlerden başlayarak bir çok Anadolu medeniyetinde üzüm ve şarabın üretildiği ve tüketildiği görülmektedir. Üzüm ve şarap Anadolu medeniyetlerinde toplumsal yaşamın  ve kültürel ritüellerin  nüvesi olmuştur.  İstanbul’un fethi öncesi dönemde Bizans’ın şarap ihtiyacının büyük çoğunluğunun Ünye’de üretilen şaraplardan karşılandığı rivayet edilmektedir. Öyle ki Ünye adının fonetik kökeni "oney" olduğu bunun eski dilde şarap üzüm anlamına geldiği yerel tarih araştırmacıları arasında tartışılmaktadır. Karadeniz'in sahil kenti Ünye ilçesindeki bazı yerleşim yerleri halen daha bağ isimleri ile anıldığı görülmektedir. Günümüzde ağaçlara sardırılan bağlarının meyvesinden yararlanılmaktadır. Ayrıca üzüm bağının yaprağı salamura yapılarak tüketilmektedir. 

    Ünye’de şarapçılık konusunda ilk araştırmalara Ünyeli araştırmacı yazar Hüseyin Şen’in  araştırmalarında rastlıyoruz. Yazarın araştırmalarına göre son şaraphane 1936 yılında kapanmıştır. Aynı araştırmada 1923–1933 İktisadî Hareketleri” adlı kitabın 20. sayfasında Ünye'nin Meşhur Üzümünden Şarap Yapan Müteşebbis Bir Türk Gencinin Şarap İmalathanesine ait fotoğrafa o günlerden günümüze ulaşan az sayıda belgeden biri “ olarak belirtilmiştir.


        Her ne kadar İsabella üzümü  ve onun  türevi Hırtarış ile üretilen şarap bölgede  geçmişten günümüze  Ünye Şarabı olarak bilinse ve tanınsa bile,  İsabella üzümü ya da bölgede anılan adı ile  kokulu üzümden  yapılan şarap, sirke, pekmez gibi ürünlere  bölgenin farklı yerlerinde de rastlıyoruz. 


Ordu’nun “Fidangör” mevkiinde sirke, şarap, kahve, sucuk satılan bir dükkan önünde poz veren eşraf ve esnaf. (Tansel ERİBOL arşivi)

        Toplumsal, kültürel, dini tercihler,  üzümün  şarap üretiminde kullanımı konusunda belirleyici olmakla birlikte,  İsabella ve Hırtarış üzümleri bölgede yürütülen Gastro Turizm çalışmaları kapsamında yeniden değerlendirmelidir. 

Şahin KAMBER

sahinkamber@gmail.com 

Yorumlar (2)
Nilüfer Dindar
Posted 31.5.2019 13:01:31 Cevapla

Yazı çok güzel ama bence yeterli değil. Aynı üzümden yapılan farklı ürünlere de değinmeniz güzel olabilir. Dini eğilimlerin artmasıyla ortaya çıkan üzümün şarap yapımı için değil meyvesuyu yapımı için kullanılması, tatlısı ve hatta...

Nilüfer Dindar
Posted 31.5.2019 13:04:22 Cevapla

... Yöre de çok nadir olmakla beraber bazı yerlerde farklı bir teknik kullanarak yapılan pekmezin renginin asla değişmemesi ve olduğu gibi kalmasından da bahsedilse ve görselle desteklense çok daha iyi olabilirdi. Saygı ve sevgiyle kalın... :)

Yorum Bırak