Günün her anında, yediğim her yemekte ve her aperatif yiyecekte beni cezbedecek bir tat ararım. Bazen bulurum ve güne puanım 10 üzerinden 10 olur. Bazen ise doğanın bana verdiği ile yetinmesini bilirim. Bir aşçı olunca, ağzınıza attığınız her lokmada tatmin olmak kaçınılmaz bir beklenti oluyor. Zaman içerisinde bazı ürünlerde bu yanımı törpülemeye çalışsam da sanırım börek konusu benim hassas karnım. Kesinlikle muazzam bir olay. Bu işe 20, 30 hatta 50 yılını verenler dahi var. Ustalaşmak büyük mesele.
İyi bir börek söz konusu olunca herkesin tanımı farklı. Benim için iyi börek ise dışı iyi kızarmış, çıtır çıtır içi ise sosunu güzel çekmiş ve yumuşacık olmalı. Kıymalı, peynirli, pırasalı, ıspanaklı...
Bugüne kadar sayısını hatırlamadığım kadar farklı bir çok börek çeşidi yedim. Tüm bunlar arasında beynimde özellikle bir yer edinen tat ise açık ara farkla "Adana Böreği"
Peki nedir bu "Adana Böreği" furyası?
Son 3 yıla kadar hayatımızda yoktu bu börekler. Belki farklı farklı beldelerde benzerleri yapılıyordu fakat henüz sektörün diline düşecek kadar popülerleşmemişti. Adana çıkışlı ünlü bir börekçinin başlattığı bu akım; şubeden şubeye, şehirden şehre yayıldı. İnsanlar bu tada bayıldı. Öyle bir dönem oldu ki; kahvatı, öğle, akşam üzeri hatta gece ve günün her saati bu böreklere talep çığ gibi büyüdü.
Onları özel yapan ne miydi?
Kesinlikle ideal börek kombinasyonu. İnsanların yemek konusundaki zevkleri farklı olsa da her damağın bir hafızası ve de bir genetiği var. Anadolu’da yaşayan insanlar olarak biz, özümüzü kökenimizi hatırlatan lezzetlerin peşinden koşarız her zaman. Bu böreğin insanlara cazip gelmesinin nedeni de tam olarak bu. Bu yazıda yer vermek istediğim mekandan hareketle bu böreği biraz anlatmak istedim.
Ankara Kızılay'da yer alan "Nefis Adana Börek" bu yazımda sizlere bahsetmek istediğim mekan. İdeal Adana böreğinin baklava yufkası ile yapılması, içinin akışkan peynirli, nar gibi kızarmış dış yüzeyinin olması ile oldukça iştah açıcı gözükmesi gerekiyor. Nefis Adana Börek de bu şartların tamamını, hatta çok daha fazlasını misafirlerine sunuyor. Pastırmalı- peynirli ve sadece peynirli başta olmak üzere birçok farklı çeşitte börekleri var.
Denediğim peynirli börekten ilk çatalı ağzıma attığımda beni çok mutlu eden bir lezzet bombardımanı ile karşılaştım. Kullanılan peynirler bunda fazlasıyla etkiliydi tabi ki de. Sorduğumda peynirlerin kelle peyniri, dil peyniri ve özel bir mandıra peynirinden oluştuğunu söylediler. Lezzet balansı tek kelimeyle inanılmazdı. Baklava yufkası, milföy hamurunun formuna çok yakın bir şekilde çıtır çıtır ağızda dağılıyordu. Ağır olacağını düşünerek tattığım pastırmalı börekde de kusursuz bir uyum yakaladım. Çemensiz kullanılan pastırmanın kalitesi ve peynirlerle uyumu damakta çok tatlı bir nota bırakıyordu.
Böreklerin günlük olarak Adana’dan getirildiğini öğrenince de ekstra mutlu oldum. Kusursuz bir işçilik vardı ortada. Tuz oranı gayet yerinde, fiyat/performas dengesi ise kesinlikle müthiş. Bir Pazar kahvaltısı için ziyaret etmenizi şiddetle öneririm, müptelası olabilirsiniz. Servis edilen baklavalarda vardı işletmede. Görüntüleri ve lezzetleri onların da en az börekleri kadar iyiydi. Son olarak misafirperverliklerinden ve yenilikçi yaklaşımlarından da çok memnun kaldığımı belirterek yazımı sonlandırmak istiyorum.
Deneyecek herkese şimdiden afiyetler olsun.
Bir sonraki inceleme yazımda görüşmek üzere sevgilerimle...
Leyla Günbay