Zamlar ve yasaklama çabalarıyla özgün bira yaratıcılığı nasıl etkilenmiştir?
Neden böyle bir konu seçtim gerçekten bilmiyorum ama ufak bir taramayla bu konu hakkında ve craft biralarla alakalı doğru düzgün bir içeriğin olmadığını, kimsenin bu alan üzerinde çalışmadığını fark ettim ve özgün bir içerik yaratmak adına bu konuya yöneldim.
Öncelikle biranın kısaca tarihi sürecine bakalım istiyorum.
Birayı tarihsel olarak ilk üreten ve içen; hatta bunu keyif haline dönüştüren toplum Sümerler’dir. (pipeti bulmuşlar bira içmek için) Okunan tabletlerden anladığım kadarıyla bugünün aksine o günlerde bira üreticiliğine daha hoş görüyle yaklaşılıyormuş. Zira üreticiler biralarını manastırlarda veya manastırların yanlarında üretiyorlarmış. Sümer halkı bununla da yetinmemiş ilk craft (butik) biracılığı da icat etmişler. Ürettikleri az sayıdaki birayı ihtiyaçları karşılığında satmışlar. Üretim yapan kişileri askerlikten muaf tutulmuşlar. Tarihi değer açısından çok eskiye dayanan bir içki aslına baktığımızda. Bira sadece Sümerler’de bu kadar değer görmüyor. Mısırlılar da, Babilliler de de çok büyük bir değer gösteriyor. Örneğin Mısır’ın ulusal içkisi yapılıyor ve aynı zamanda ekmekle beraber tüketilip mezarların başlarına konuluyor. Babil’deyse bal biraları üretilip satılamaz sadece takas edilirdi.
Craft Bira
Bu akım ilk defa 90’lı yıllarda Amerika’da ortaya çıkmıştır. İnsanlar kendi biralarını evlerinde kendileri üretmek isteyince; önce evde başlayan özgün bira serüveni, sonra ufak tefek bira üretim tesislerine dönüştü. Evde kendileri için üretme isteğiyle başlayan bu süreç, akabinde çok karlı bir sektöre doğru evrildi. Craft beer, sanatlı bira (zanaat) anlamına geliyor. Peki üreticilerin craft bira üreticisi olup olmadığının kıstasları nelerdir? 6 milyon fıçıdan az bira üretmek ve büyük bir şirkete bağlı olmamak.
Türkiye’de craft bira süreci ile yasakların ve zamların getirdiği sonuçlar.
Son yıllarda gelen yasaklar ve zamlardan dolayı insanlar evlerinde bira üretmeye başladılar. Birçok firma daha önce rahat rahat reklam verip ürünlerini tanıtırken artık tanıtamaz, reklam veremez hale geldi. Sıkı takipçiler dışında birçok kişi yeni çıkan ürünlerden haberdar olamıyordu ve aynı zamanda ürünler gittikçe pahalılaşıyordu. Dolayısıyla insanlarda çareyi evde bira üretmekte buldu. Gerçi şimdi onu bile yaptırmamak için aklın alamayacağı zamlar uygulanıyor.
Bu zorunlu üretim Amerika’da olduğu gibi Türkiye’de de bir amaca/hedefe doğru yol aldı ve ilk butik bira üreticileri kepenklerini açtı. Yıllarca kendileri için ürettikleri keyif alarak içtikleri biralarını piyasaya sürdüler. Bu zahmetli yol içerisinde çektikleri sıkıntılarla birlikte katlanarak büyüdüler. Aracı firmalar azaldı ama buna karşılık taşıma sorunları ve vergiler arttı. Üretememeleri için birçok yol denendi, birçok problem çıkarıldı. Ama onlar pes etmedi. Bu yolu ilk açanlardan bazıları bu sürece yenik düştü, bazıları ise yollarına aynen devam etti. Sonuçta bugün klasikleşmiş biralardan daha keyifli biralar içmemize yardımcı oldular.
Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle sağlıcakla kalın...
Burak Göre